Tuesday, June 7, 2011

Cilek


Kocaman yesillikli bi alan, hafif bi rüzgar. Sessizlik ve cocukluk kokusu. Kücük yolcuklarin arasinda yumulup kaybolmak, bi sepete bi bana toplamak.

Sabah uyanir uyanmaz mutfaga kostum. Tepeleme sekere bogdugum cileklerim sulanmis, recel kokmaya baslamis. Yavas yavas kaynadi, pembe pembe köpürdü kazanim.

Cilek tokalarim yüzdü bu sefer köpükler arasinda. Benimki degil sanirim, ablalarimin galiba. Onlarinki hep daha mi güzel benimkilerden? Benimkine bisey olsa da güzelleri bana verseler kiyamayarak... Abla eksikligini süzdüm icine, yüzümü eksiterek.

Eve dolustu bu sefer cocuklugum, annemin delikli kepcesi cikti kazandan. Havada bi daire cizdi. Gidip topladim oyuncak sepetimi, yelek bile giydim üstüme. Pit pit damlattim tabaga olmus mu diye, olamamisim daha, elime damladi. Yandi. Üfledim. Gecmedi.

Ölcülerimi not ettim deftere, bir cilek, bir seker, bir limon. Birseyler eksik sanki. Tadi güzel, görüntüsü güzel. Bilemedim. Bir seyler eksik sanki...

No comments:

Post a Comment